top of page

Österreich'in Başkenti: Viyana


Merhaba arkadaşlar,


Umarım hepiniz iyisinizdir! İstanbul hakkındaki düşüncelerimi en son paylaşmamın üzerinden bir süre geçti. Bu sefer, başka bir güzel şehirden bahsetmek istiyorum—bir zamanlar büyük bir Avrupa imparatorluğunun başkenti olan ve üst üste birçok kez dünyanın en yaşanabilir şehri seçilen bir yerden. Tahmin edebildiniz mi? Bazılarınızın Viyana! dediğini duyabiliyorum. Evet, doğru! Avrupa’nın kalbinde yer alan Avusturya’nın başkenti Viyana, büyüleyici sarayları ve etkileyici mimarisiyle ünlü.


Bu blogda Viyana ile ilgili düşüncelerimi paylaşmak istiyorum çünkü şu an Erasmus için burada bulunuyorum ve bu şehir hakkında yazmak için en doğru zaman olduğunu düşünüyorum. Bir yabancı öğrenci gözüyle Viyana’yı daha iyi anlayabilmeniz için şehrin üç dikkat çekici özelliğinden bahsedeceğim.


Ama önce küçük bir eğlenceli bilgi! Viyana, Tuna Nehri kıyısında yer alan en büyük başkenttir. Evet, Tuna boyunca birçok şehir ve başkent var, ancak bunlar arasında en büyük olanı Viyana!





Vienna City Hall
Vienna City Hall

1. Tarihle İç İçe Bir Şehir


Viyana, tarihi dokusuyla büyüleyici bir şehir. Eski şehir merkezi, müzeleri ve saraylarıyla adeta bir açık hava müzesi gibi. Şehri keşfetmeye başladığınızda, ilk bakışta bile binaların ihtişamını fark edeceksiniz. Ancak bu ihtişam sadece görünüşlerinden değil, tarihi geçmişlerinden de geliyor.

Şehrin bu imparatorluk atmosferi, Avusturya İmparatorluğu ve Kutsal Roma İmparatorluğu’ndan miras kalmış. Her iki imparatorluk da Habsburg Hanedanı tarafından yönetiliyordu. Bu mirası şehrin tam merkezinde yer alan Hofburg Sarayı’nda veya merkezin hemen dışında bulunan Schönbrunn Sarayı’nda görebilirsiniz.







2. Modern Viyana: Ulaşım ve Yeşil Alanlar


Zengin tarihinin yanı sıra, modern Viyana da birçok özelliğiyle öne çıkıyor. Özellikle ulaşım ve doğa dostu şehir yapısı, Viyana’yı yaşanabilir kılan en önemli faktörler arasında.

Şehirde ulaşım oldukça kolay ve genellikle bir yere gitmek için en az 2-3 farklı seçeneğiniz oluyor. Örneğin, şehir merkezinden kaldığım yurda gitmek için üç direkt ulaşım seçeneğim var! Bu da Viyana’nın ne kadar düzenli ve erişilebilir bir şehir olduğunun kanıtı.


Bir diğer harika özelliği ise yeşil alanların bolluğu. Burada oturup Tuna’yı izleyebileceğiniz, yürüyüş yapabileceğiniz veya sadece doğayla iç içe vakit geçirebileceğiniz pek çok alan var. (Denizimiz yok ama Tuna Nehri var 😅) Şehrin doğayı koruma konusundaki hassasiyeti, yaşanabilirlik açısından büyük bir artı sağlıyor.


3. Viyana’nın Ünlü Kahve ve Müzik Kültürü


Son olarak, Viyana’nın meşhur kahve kültürü ve müzik salonları hakkında da birkaç şey söylemek istiyorum. Viyana’nın kahve evleri, sakin ve büyüleyici ortamlarıyla ünlü. Buraya girdiğinizde 18. yüzyıl atmosferini hissediyorsunuz. Bu mekanlar, kahvenizi yudumlarken şehrin kültürel mirasına tanıklık edebileceğiniz eşsiz yerlerden biri.


Ayrıca, Viyana dünyaca ünlü müzik salonlarına da ev sahipliği yapıyor. Bunlardan biri, Musikverein. 150 yıldan fazla bir geçmişe sahip olan bu konser salonu, hala orijinal tasarımını koruyor ve tam anlamıyla bir mimari şaheser! Eğer Viyana’yı ziyaret ederseniz, mutlaka bir klasik müzik konserine bilet almanızı öneririm. Böylece Viyana’nın kültürel ruhunu tam anlamıyla hissedebilirsiniz. 🎶


Musikverein Vienna
Musikverein

Okuduğunuz için teşekkür ederim!


Her zaman olduğu gibi, bu platformda benim gibi benzer ilgi alanlarına sahip insanlarla içeriklerimi paylaşıyorum. Bu yüzden verdiğim bilgilerin güvenilir ve doğru olmasına özen gösteriyorum.


Umarım bir gün bu harika şehri ziyaret etme şansınız olur!

 
 
 

Комментарии


Sosyal Hub

  • Facebook
  • Twitter

@Polatify 2025 Muhammet ile

bottom of page